İstanbul’un Maslak bölgesinde konumlanan Ege Yapı projesi, çevresindeki ofis dokusunun tekdüzeliğinden bilinçli olarak ayrışarak çağdaş bir ofis yapısı olarak öne çıkar. Büyükdere ve Eski Büyükdere Caddeleri gibi yoğun kent akslarından algılanabilir olması hedeflenen yapı, açık alan, geçirgenlik ve çevresel duyarlılık ilkeleriyle tasarlanmıştır.
Yapı, güneydoğu yönüne—Windowist Tower ve Park Plaza arasında yer alan, yüksek yapının bulunmadığı ve yeşil alanların hakim olduğu açıklığa—yönlendirilmiştir. Bu sayede yapı, hem gün ışığını ve manzarayı içeri alan ferah iç mekanlar sunmakta hem de kendine özgü bir siluet oluşturarak çevresindeki yoğun doku içinde farklılaşmaktadır. Görsel niteliği zayıf olan kuzey ve kuzeybatı cephelerinde ise çekirdek ve servis alanları konumlandırılarak fonksiyonel bir zonlama gerçekleştirilmiştir.
Bölgeye yönelik yapılan mikroklimatik analizler, hâkim rüzgar yönlerinin kuzeydoğu ve kuzey olduğunu; bu akımların özellikle Park Plaza yapısına çarparak proje alanında insan ölçeğinde konforsuz koşullar yarattığını göstermiştir. Bu nedenle, yapı çevresinde yer alan ticari birimler açık avlu düzeninde planlanarak rüzgarı kesen, güneşi alan ve araç trafiğinden izole bir kamusal meydan önerilmiştir.
Yapının sistem kesiti, pasif havalandırma prensiplerine dayalı bir çift cidarlı cephe çözümünü içerir. Ticari birimlerin çatı formu ve ofis bloğunun 2. kat döşemesiyle tanımlanan bu sistemde, cepheler arası boşluklardan taze hava alınır; bu hava yapı içinde dolaşarak teras kotundan ve ikinci cephedeki açıklıklardan tahliye edilir. Böylece doğal havalandırma, akustik yalıtım, ısıl konfor ve geçirgenlik aynı anda sağlanır.
Ege Yapı Maslak projesi, nefes alan cephesi ve kullanıcı dostu yerleşimiyle yalnızca sürdürülebilirlik hedeflerini yerine getirmekle kalmaz; aynı zamanda ofis mimarisinde yeni bir söylem geliştirerek yeşil çevresiyle uyumlu, davetkâr ve ayırt edici bir yapı olarak öne çıkar.