Anadolu’nun önemli ticaret ve kültür merkezlerinden biri olan Kayseri, birçok medeniyete ev sahipliği yapmış zengin bir tarihsel katmana sahiptir.
Şehrin tarihinin kalbinde yer alan Suriçi bölgesinde konumlanan bu proje, Kayseri’nin mimari ve kültürel mirasını koruyarak yeniden yorumlamayı hedefleyen, günümüz ihtiyaçlarına duyarlı bir tasarım yaklaşımı sunar.
Stratejik Bağlantılarla Kentsel Hafızayı Koruma
Proje, Kurşunlu Camii ile Camikebir arasında güçlü bir görsel ve işlevsel bağlantı kuran yaya odaklı bir aks oluşturur.
Mevcut taşıt trafiğinin bir kısmı yer altına alınarak, tarihi doku yaya sirkülasyonuna açılır.
Bu ana omurga, su öğeleri ve taş kaplamalar gibi peyzaj unsurlarıyla güçlendirilmiş; antik sur izleri, görsel olarak takip edilebilir biçimde mekansal devamlılığa kavuşturulmuştur.
Han Kültürünün Mimari Yorumuyla Yeni Kamusal Alanlar
Tarihi odaklar arasında, düşük katlı ticari yapılar önerilmiştir.
Bu yapılar, geleneksel han mimarisinden ilham alınarak iç avlu etrafında düzenlenmiş ve modern programlarla (perakende, kafeler, zanaat atölyeleri) desteklenmiştir.
Böylece kullanıcıların gündelik yaşamla bütünleşebileceği, gölgeli ve etkileşimli yarı açık kamusal alanlar oluşturulmuştur.
Tarihsel Kimliği Güçlendiren Kentsel Tasarım
Hititlerden Bizans’a, Selçuklulardan Osmanlı’ya kadar birçok medeniyetin izini taşıyan Kayseri Suriçi, bu katmanlı yapısı içerisinde mimari ölçüye duyarlı ve tarihsel sürekliliği esas alan bir tasarım anlayışıyla ele alınmıştır.
Proje, kültürel mirası yalnızca korumakla kalmayıp, aynı zamanda bu mirası çağdaş kent yaşamına entegre ederek kente güçlü bir kimlik kazandırmayı amaçlamaktadır.